Genel

8 Mart Kadınlar Günü bir kutlama değil adalet çağrısıdır

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Kadın ve Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Merkezi (UKAMER), İletişim ve Eğitim Fakültelerinin işbirliğinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında “Dünyayı yeniden yeşertmek: Kadın ve yaşam” adlı panel düzenledi.

UKÜ Çevik Uraz Merkezi, konferans salonunda gerçekleşen panelde, Yazar Müge İplikçi, Prof. Dr. Hanife Aliefendioğlu, Doç. Dr. Ayça Demet Atay ve UKAMER Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mihrican Aylanç konuşmacı olarak yer aldılar. Etkinliğin moderatörlüğünü ise İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Dilan Çiftçi gerçekleştirdi. 

Panel açılışında konuşan UKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gürkan Doğan, deprem felaketinin insanlığı sınadığı günlerden geçildiğinin altını çizerek, 8 Mart’ın anılmasına neden olan 1857’deki olayı hatırlattı. Kadınların yaşadıkları sorunların çözümüne erkeklerin de ortak olması gerektiğini belirten Doğan, tarihte kadınların ortak olmadığı hiçbir kavganın kazanılmadığını aktardı. 

İplikçi, Gölcük depreminde edindiği deneyimlerle yazdığı “Yıkık Kentli Kadınlar” adlı eserinden söz ederek, “Orada karşılaştığım risk anını belleklerinde tutan kadınlar, herşeyi yeniden yapılandırabilecek haldeydiler” dedi. İplikçi, bugün ise bellek kaybının sonuçlarının çok yıkıcı olduğunu kaydederek, “Yaşamı yeniden yeşertebilmek için kadınların çoğullaştırıcı, dişil, risk dilini takip edebilirsek bambaşka bir coğrafyaya uyanabiliriz” dedi. 

Aliefendioğlu ise gerçekeleşen deprem ve afet süreçlerinde en çok kadınların etkilendiklerini belirterek, bu süreçte yapılması gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu. Depremde yıkılan şehirlerin kadın dayanışması ile kadınlar tarafından yeniden kurulmaya  çalışıldığını aktaran Aliefendioğlu, ayrıca deprem bölgesinde çalışan kadın kuruluşlarının ve feminist örgütlerinin fark yarattıklarını da dile getirdi. 

Atay, hak odaklı barış gazeteciliği perspektifinden kadının medyadaki temsili konusunda açıklamalarda bulunarak, kadının medyada en az Ortadoğu bölgesinde temsil edildiğini ayrıca televizyon, gazete ve radyo haberlerinin de sadece %17’sinin kadına yer verdiğine dikkat çekti.

Aylanç ise konuşmasında 8 Mart’ın kadınların adelet ve hak arayışlarında bir dönüm noktası olduğunu belirterek, “İçinden geçtiğimiz bu yıkım yüklü dönemde kadınların sesinin daha güçlü yükselebilmesini arzu ediyoruz” dedi. Konuşmasında dünya ve Türk edebiyatından kadın seslerine yer veren Aylanç, kadınların her çağda medeniyet tarihine ışık tuttuğunun da altını çizdi.