Kampüs

Özdemir Tokel, KKTC siyasetini UKÜ’de değerlendirdi

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) İletişim Fakültesi, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü tarafından düzenlenen etkinlikte, 23 Ocak 2022 tarihinde gerçekleştirilecek olan KKTC Genel Seçimleri öncesi “Kuzey Kıbrıs’ta Siyasal İletişim Kampanyaları” ele alındı.

Çevrim içi olarak gerçekleştirilen etkinlikte konuşmacı olarak yer alan Siyasal İletişim Uzmanı Özdemir Tokel, Kuzey Kıbrıs’taki seçim kampanyalarının yanı sıra dünyada yapılan kampanyalardan da örnekler vererek seçim kampanya süreçlerini anlattı.

Siyasetin hayatın her alanında var olduğunun altını çizen Tokel, siyasal iletişim çalışmalarının sadece seçim süreçlerinde değil, uzun vadeli siyasal süreçlerde de büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

Özdemir Tokel, siyasal iletişimin, siyasal parti veya kişilerin toplumla arasında bir köprü oluşturarak bu grupların fikirlerini topluma aktarmasında önemli bir rol oynadığını söyledi.

Siyasi partilere dair bir fikir veya mesajın oluşturulması kadar önemli olan bir diğer unsurun ise fikrin halka ulaştırılması olduğunu söyleyen Tokel, “Elinizde en iyi fikir ya da en iyi slogan olsa dahi siz bunu halka ulaştıramıyorsanız o fikir hiçbir işe yaramaz” dedi.

Tokel, küçük coğrafyalarda seçim kampanyası yürütmenin farklı avantaj ve dezavantajları olduğunu da aktararak, “Örneğin algılar üzerinden yürütülen seçim kampanyalarında KKTC gibi küçük coğrafi bölgelerde ciddi dezavantajlar vardır, KKTC’de oy kullanacak olan seçmen parti adayının geçmişini, çocukluğunu, hayatını, her şeyini biliyor. Bu sebeple adaylara dair mevcut imajı değiştirmek oldukça zordur” şeklinde konuştu.

Diğer yandan küçük coğrafyalarda seçmene ulaşmanın son derece kolay olduğunu ve bunun bir avantaj olduğunu da belirten Tokel, birçok ülkede seçmenin adaylara ulaşmasının mümkün olmadığını, ancak küçük bir ülkede yaşamanın getirisi olarak Kuzey Kıbrıs’ta seçmenin adaya çok kolay ulaşabildiğini, hatta adayla telefonla iletişime geçmenin önemli bir unsur olduğunu kaydetti.

Özdemir Tokel, mevcut seçim kampanyalarını da değerlendirerek, seçimin baskın, kampanya süresinin ise kısa olmasının partiler üzerinde ciddi baskı yarattığını aynı zamanda pandemi sürecinin etkin kitle toplantıları yapılmasına engel olduğunu, bu nedenle kampanya süreçlerinin önceki seçimlere göre oldukça sönük geçtiğini dile getirdi.