Genel

Sürdürülebilirlik Sağlıklı Arı Kolonileri ile Başlar

UKÜ KARÜM Başkanı Yrd. Doç. Dr. Erkay Özgör sağlıklı arı kolonileri için tavsiyelerde bulundu

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Kıbrıs Arı ve Arı Ürünleri Araştırma Merkezi (KARÜM) Başkanı Yrd. Doç. Dr. Erkay Özgör, merkez olarak arı, arıcılık ve arı ürünleriyle ilgili çalışmalarda bulunduklarını belirterek, sürdürülebilir biyoçeşitliliğin sağlanması adına “Sağlıklı Arı Kolonilerinin Geliştirilmesi” konusunda açıklamalarda bulundu.

Biyolog ve aynı zamanda Arı Uzmanı olan Yrd. Doç. Dr. Özgör, bal arısının birçok önemli bitkinin tozlaşması ile bal ve diğer arı ürünlerinin üretimi için değerli bir canlı olduğunu dile getirerek, arıcılığın küresel tarım ekonomisinin en önemli parçalarından birini oluşturduğunu ve Kıbrıs’ın ılıman iklimi ve zengin bitki örtüsüyle arıcılık için oldukça elverişli bir coğrafyaya sahip olduğunu belirtti.

Yrd. Doç. Dr. Özgör, arıcılığın gelişimini sürdürmek ve piyasaya güvenilir arı ürünleri sunmak için temel ve doğru arıcılık faaliyetlerinin yapılması gerektiğini de vurgulayarak, bu nedenle arı kolonilerinin sağlıklı tutulması gerektiğini sözlerine ekledi.

Bu süreçte yapılması gerekenler hakkında da bilgi veren Özgör, “Öncelikle yumurta verimi yüksek olan genç ana arının kullanılması gerek. Ayrıca Kıbrıs’a en uygun ve verimli Kıbrıs arısı veya Kıbrıs arısının melez ırkı ile çalışılmalı” bilgisini paylaştı.

Biyolog Özgör, nektar dönemine girerken arının güçlü olması için en az 4-5 çerçeve kullanılması gerektiğini de söyleyerek, nektar akımından önce koloninin oğul vermesini önlemek için kovanda arı kolonisinin gelişiminin de yakından takip edilmesinin önemli olduğunu aktardı.

Kovan kontrollerini sıklaştırılması, arının rahat hareketi ve yeterince bal depolaması için gerektiğinde petek verip kovana kat atılmasını öneren Özgör, arılığın etrafına sağlıklı bir ekosistemi desteklemek amacıyla nektarlı bitkilerden ekilmesi gerektiğini arının gelişimi için koloniyi mutlaka kendi balı ve poleni ile beslenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Yrd. Doç. Dr. Özgör açıklamalarında sadece iyileştirme çalışmalarının yapılmasının yeterli olmadığına değinerek, kovanların zararlıların ve hastalıkların etkilerine karşı da korunması gerektiğini ekledi. Bunun için arılığın yerinin iyi seçilmesi gerektiğine işaret eden Özgör, “Kovanlar zararlı bölgelerden uzakta, temiz suyun yakın olduğu ve nektarlı bitkilerin bulunduğu bölgeye konumlandırılmalı” dedi.

Özgör, arılık kontrollerinde temizliğe çok özen gösterilmesi gerektiğini de aktararak, küflenmeyi önlemek, bal ve polenin bozulmasını engellemek için arıcıların özellikle kovanlarını nemden uzak tutmaları tavsiyesinde bulundu.

İlkbahar ve sonbaharda tüm kovan ve aletlerin iyi bir şekilde temizlenmeleri gerektiği önerisinde bulunan Özgör, “Temizlenme sürecinde gereksiz ilaç kullanılmamalıdır” şeklinde konuştu. Özgör, hiçbir zaman antibiyotik kullanılmaması gerektiğinin altını çizerek, “Antibiyotikler arının bağırsak florasını bozmakta ve balda kalıntı bırakmaktadır. Antibiyotiğin arılar için faydalı bir ürün olmadığı bir çok araştırma ile ispatlanmıştır” dedi.